Falaka - Ahmet Rasim

Osmanlı’da çocuk olmak ne demekti? Çocuklar nasıl yetiştirilir, nasıl okula başlar ve nasıl bir eğitim alırlardı? Ahmet Rasim Falaka’da kendisinin çocukluktan ilk gençliğine uzanan hatıraları eşliğinde bu soruların cevaplarını verir. Fatih’teki Sofular Mektebi’nde başladığı ve Darüşşafaka’da tamamladığı eğitimini anlatırken bir yandan da 19. yüzyıl İstanbul’unun gündelik hayatını ve çocukluğunu tasvir eder. Reşat Ekrem Koçu’nun ifadesiyle, Ahmet Rasim’in yazılarında İstanbul, manzaraları ve insanlarıyla sesli ve renkli bir film halinde akar. Falaka da bu filmin en renkli sahnelerini barındırıyor.

**

“Bizim çocukluğumuzda "hırsız" kelimesi, büyük küçük herkesin baş umacıydı. O zamanlar bu kelimenin özü değil, sözü bile sinir oynatırdı. Şimdi kim bilir günde kaçı yanımızda oturuyor, kaçı beraberimizde geziyor, kaçıyla iş görüyoruz?”

Kitap, genel olarak Ahmet Rasim'in okul yıllarını,çocukluk anılarını ve aile yaşamanı anlatıyor. Sanki Ahmet Rasim ile karşılıklı oturuyorsunuz da o size anılarını anlatıyor gibi bir his oluşturuyor. Günümüz Türkçesi ile düzenlenmesi de kitabı daha kolay anlamamızı sağlıyor ve okurken bu yüzden hiç sıkılmadım. 

Özellikle okul yıllarında hocaların sevgisiz, acımasız oluşu ve vicdansız şekilde verilen cezaları beni çok üzdü. Çocukluk yılları hep hoca ve falaka korkusuyla geçiyor Ahmet Rasim'in... Ve bu kitabıyla Ahmet Rasim bize Osmanlı döneminde çocuk olmanın nasıl bir şey olduğunu anlatmış oluyor... Ben kitabı çok sevdim özellikle günümüz türkçesi ile düzenlendiği için de hiç zorlanmadan okudum, sizin de okumanızı tavsiye ederim.


"Dayak atıldığını izlemek de hemen hemen dayak yemektir...."

Yorumlar