Unutma Dersleri-Nermin Yıldırım

Nermin Yıldırım'dan aşka, hayallere, aklın ve kalbin cilvelerine dair, çok acıklı, pek neşeli, rengârenk bir serüven…

"İnsan kalbini kaptırsa bile hiç değilse aklını korumalı!"

Size öyle bir hikâye anlatacağım ki, anlatacaklarım bittiğinde, öğrendiklerinizin bir kısmını unutmak isteyeceksiniz. Heyhat, hepimiz unutmayı becerecek kadar şanslı değiliz. Bazen hayatınızda tüm taşların yerli yerine oturduğunu, ömrünüzün kalanını birbirine geçmiş Lego parçaları arasında sessiz sedasız tamamlayacağınızı düşünürsünüz. Bu, evvela güven ve huzur duymanızı sağlar, sonra da sıkıntı. Ben sıkıntı safhasındaydım.

Aşk acısıyla boğuşan Feribe, acı veren tatlı hatıralarından kurtulmak için soluğu Mazi İmha Merkezi'nde alır. Ne var ki burada verilen unutma dersleri ve her hafta yapmak zorunda kaldığı ödevler, hayatını büsbütün allak bullak edecek, kahramanımız bir yandan sabık sevgilisini unutma yolunda ilerlerken bir yandan da aklının köşesinden bile geçmeyecek maceralara sürüklenecektir.

Kişisel ve toplumsal bellek ekseninde yazdığı romanlarla tanıdığımız Nermin Yıldırım'dan bu defa aşka, hayallere, aklın ve kalbin cilvelerine dair, çok acıklı, pek neşeli, rengârenk bir serüven…

**

"Ben, herhalde kendim pek sıradan ve düz biri olduğumdan, karmaşık şeyleri daima sevmişimdir.

Onu da sevdim.

Belki de tanışmadan, hatta henüz karşılaşmadan evvel.

Zira bazen kalp; minik, çalışkan bir fabrika gibi heves, heyecan ve aşk üretir, biriktirir.

Depo dolup taştığında, nakil için başka bir kalp bulmak lüzumu baş gösterir.

Kimi kez hiç düşünmeden, mümkün olan, hatta mümkünse mümkün olmayan ilk kalbe aktarır insan biriktirdiğini.

Yani belki de aşk, birine karşı duyulan hisler toplamından ziyade, kendi başına yetişen, sahibini arayan öksüz duyguların neticesidir.

İnsan bazen kime aşık olacağını seçemez.

Kalbin zamanı gelmiştir ve karşısına çıkan ilk ihtimale sarılıverir"

Kahramanımız Feribe kocasını aldatmış ve sevgilisi tarafından terk edilmiştir.Yaşadıklarından dolayı bazı anıları unutmak için bu konuda hizmet veren bir kurum olan Mazi İmha Merkezine başvuruyor (MİM).Bu nokta da araştırdığım ve kitapta da iki üç cümle ile bahsedilen "Sil Baştan (Eternal Sunshine of the Spotless Mind)" filmine bir selam gönderiyor.Hikaye buradan sonra yavaş yavaş genişleyerek Feribe'nin tüm hayatını anlatmaya başlıyor ve böylece geçmişindeki karanlık anıları öğrenmeye başlıyoruz.

"Yanıldığımı öğrenmek önce kalbimi kırdı. Ama sonra gerçeği idrak edip hiç kazanmadığım bir şeyi yitiremeyeceğimi görünce,ardından üzüleceğim bir kayıp da kalmadı. İşte o zaman,içimde çöreklenmiş sancı,yanlış dala tünemiş serçeler gibi kendiliğinden havalandı. İnsan neyin ardından üzüleceğine karar verirken dikkatli olmalı."

Sosyal medya da çok gördüğüm fakat daha yeni tanıştığım bir yazar kendisi.Ama okuduğum ilk kitabı ile kalbimi çaldı diyebilirim.Mizah bu kitabın anlatımının temel taşlarından biri.Okurken verilen o cevaplar karşısında yüzünüzde bir gülümseme oluşuyor. Yazarın kurgusu çok güzel,anlatımı ise çok keyifli bu yüzden elinizden bırakmak istemiyorsunuz.Romanın dili kadar güçlü yönlerinden biri de psikolojik altyapısı.Kısacası sürükleyici,yer yer duygusal ve satır aralarında kendi deneyimlerimizden benzerlikler yakalayacağımız güzel bir kitap. Okumanızı tavsiye ederim :)