Hayaltoplayan’ı zor günler bekliyor çünkü yan komşusu… Ah, keşke bu bir hayal olsa! Bu yüzden sahibi olduğu Hayal Yayınevi’ne kimse uğramaz oluyor. Üstüne bir de kitapları kokusundan tanıyan, intikam peşindeki Hayalseçen ortaya çıkıyor ve işler epey karışıyor. Ancak hayallerine sıkı sıkı tutunan çocuklar duruma el koyuyorlar. Hem de kulaklarına kaçan esrarengiz dumanlarla işbirliği yaparak…
Dumanı üstünde bu macera bizi çağırıyor, haydi yaklaşın.
**
“Her hayal, ben beğensem de beğenmesem de, değerli! O hayallerden etkilenen bir çocuk mutlaka bulunur.”
Hayal Kasabası'nda yaşayan ve Hayal Yayınevi'ni yöneten Hayaltoplayan isimli yaşlı bir teyzedir. Hayaltoplayan kendisine gönderilen hikayeleri inceler ve hepsini basardı. Bir gün yanına açılan ve çocukların hikayelerden vazgeçip oraya gitmesiyle dükkanını satmak durumunda kaldı. Dükkanını sattığı kişi Hayalseçen isimli hiçbir şeyi beğenmeyen ve derdi zoru para olan bir adamdır. Bir süre sonra çocuklar bu olaya el koyuyorlar ve Hayaltoplayan'ı kasabaya geri getiriyorlar. Ve bundan sonra Hayaltoplayan ve Hayalseçen arasında bazı olaylar yaşanmaya başlıyor.
Yine bir çocuk kitabı ile karşınızdayım. Daha önce de dediğim gibi çocuk kitaplarını biz yetişkinlerinde okumasını tavsiye ediyorum çünkü içinden çıkaracağınız çok güzel dersler oluyor. Hayal Kasabası da öyle oldu. Hikaye'nin işlediği hayal konusuna bayıldım. Bazı durumlarda çocukların bulduğu çözüm yolları çok güzeldi ve okurken sizi bu Hayal Kasabası'nın içine çekiyordu.Eğer sizde benim gibi çocuk kitapları okumayı seviyorsanız okumanızı öneririm ve unutmadan her zaman hayal kurmalı ve bu hayalden asla vazgeçmemeliyiz.
Yorumlar
Yorum Gönder