Lyon’da Düğün Fransız Devrimi sırasında yaşanan kargaşa ve zulüm günlerinde ölüme yaklaşan insanlara umut veren bir aşkın hikâyesidir. 1793’te kentte kurşuna dizilmeyi bekleyen karşı devrimcilerin toplandığı hapishane tuhaf bir nikâha sahne olur. İki Yalnız İnsan, acı çeken iki çaresiz insanı buluşturur. Birinin yüreğinden kopan çığlık diğerininkinde karşılık bulurken, farkında olmadan birbirlerinin yıllar süren yalnızlığına son verirler. Wondrak ise yazarın savaş karşıtı yapıtlarından biridir. Bohemya’nın küçük bir kentinde çirkinliğiyle sürekli alaya maruz kalan bir kadın tecavüze uğradıktan sonra doğurduğu çocuk sayesinde yaşama tutunmuştur, ama patlak veren Birinci Dünya Savaşı yüzünden oğlunu askere alarak ondan koparmaları söz konusudur. Zweig bu öykülerde toplum dışına itilmiş karakterleri üzerinden insanlık durumunu analiz eder. Karakterlerinin başlarından geçenler “yazgı” değil, insanlığın iflasının sonucudur.
**
"... İnsan doğasının bir garip yanı da her yere çabuk uyum sağlaması, geçici olarak bulunduğu yerde kendini evinde hissetmeyi bir hak olarak görmesidir..."
Yazarın bu kitabı 3 kısa hikayeden oluşuyor. Lyon'da Düğün, İki Yalnız İnsan ve Wondrak. Her hikaye kendi arasında her zamanki gibi ayrı ayrı çok güzel. Özellikle kitaba adını veren Lyon'da Düğün hikayesine bayıldım. İki kişinin birbirine olan bağlılığı ve mutsuz sonla bitmesini düşünürken mutlu sonla bitmesi çok güzeldi. Diğer iki hikayesinde ise insan ruhundan ne kadar güzel anladığını gözler önüne seriyor. Kısaca bu üç hikayesinde de toplum tarafından bir şekilde dışlanmış olan insanların hikayelerini anlatıyor. Eğer kısa ve anlamlı bir kitap okumak isterseniz tavsiye ederim.
Yorumlar
Yorum Gönder