Dörtlerin Yemini - Sir Arthur Conan Doyle


Sir Arthur Conan Doyle'un akıl yürütme yeteneği çok güçlü Edinburghlu bir öğretmenden esinlenerek yarattığı Sherlock Holmes, 1877'de yayımlanan Kızıl İpucu'nda ilk kez boy gösterdi. Arkadaşı Dr. Watson ve düşmanı Prof. Moriarty ile birlikte birçok filmin de kahramanı olarak ün kazandı. Doyle'un yazdığı tarihi romanlar ve tiyatro oyunları Sherlock Holmes'un kazandığı ünün gölgesinde kaldı. ....
Dörtlerin Yemini'ninde hırs ve entrikanın yol açtığı bir cinayetle düğümlenen olaylar, Holmes'un rastlantıları birer delile çeviren gözlem gücü sayesinde umulmadık bir çözüme kavuşur. Sir A.C. Doyle ilginç bir kurguyu akıcı bir ifade ile birleştirerek bir dedektif öyküsünü edebiyatın klasikleri arasına yerleştirmiştir

**

“Beynim çalışmazsa, yaşayamıyorum. Yaşanacak başka ne var ki? Pencereden dışarıya bir bakın. Dünya bundan daha kasvetli, iç karartıcı ve kısır olabilir mi? Sokak boyunca döne döne savrulan ve boz renkli evlerin üzerine çöken şu sapsarı sisi görüyor musunuz? Bundan daha yavan ve somut bir şey olabilir mi? İnsan yeteneklerini uygulayacağı bir alan bulamazsa Doktor, yetenekli olmak ne işe yarar?”

Bir gün Sherlock Holmes'ı ziyarete Bayan Anstey gelir. Bu ziyaretin amacı Anstey'in Sherloğun yardımını istemesidir ve olayı anlatmaya başlar. Anstey'in babası uzun zamandır kayıptır ve son zamanlarda babasının öldüğü tarihte ona bir inci hediye gelmektedir fakat son gelen incinin yanında bir de not vardır. Not içerisinde yer, zaman,yanında iki arkadaş getirebileceği ve adaletin sağlanacağı yazmaktadır. Bunun üzerine Sherlock Holmes, Doctor Watson ve Bayan Anstey belirtilen saatte o yere gider ve kendilerini hiç ummadıkları gizem dolu olayların içinde bulurlar.


"İnsanların anlamadıklarıyla alay etmelerine alışığızdır."

Sherlock Holmes benim kalbimde dizisiyle, oyuncularıyla taht kurmuştur. Bu kitaptan önce hiç kitabını okumadım çünkü dizi etkisi yaratmayacağını düşünüyordum. Bu kitap ile düşüncem değişti çünkü sanki diziyi izliyormuşum, kişiler, olaylar bir ekranda yansıtılıyormuş da ben izliyormuşum hissi yarattı.Hikayeye kendinizi kaptırdığınız an bırakamıyorsunuz. Sherloğun o kıvrak zekasını, ince detayları yakalamasını ve birazcık ukala hallerini çok özlemişim. Kısacası ben kitabı çok çok çok sevdim. Her şeyiyle harikaydı. İyi ki Sir Arthur Conan Doyle Sherlock Holmes gibi bir karakteri yaratmış. Okumanızı tavsiye ederim.

Yorumlar